cebimde
sadece 25 kuruş var, canım felaket sıkkın. hastaneye girip dolaşsam mı,
odama çıkıp orada mı bunalsam diye düşünürken elim de cebimde, son
paramla oynuyorum. acil kapımızın önünde en fazla 10 yaşında bir çocuk,
önünde eski bir baskül, belli insanları tartıp harçlık çıkartmanın
peşinde. benim oğlan avm restoranlarında fast food yerken, senin oğlan
side, marmaris gezerken o ekmek peşinde.
86
kiloyum, hemen hemen her gün evde tartıldığım için net biliyorum, yine
de son paramı onunla paylaşmak istedim. o bana bir teklifte bulunmadan
tartının üstüne çıktım, evet tartısı doğru 86 da durdu titrek ibre.
kilomu bildiğim halde tartıldığım belli olmasın, çocuk dilenci gibi
hissetmesin diye "vay be 86 olmuşum" diye söylenerek son paramla
vedalaşmak üzere cebimden çıkarttım. "al bakalım, aferin" diyerek
uzattım. çocuk bir bana baktı, bir 25 kuruşuma, kafasını kaldırdı,
yüzüme baktı, gayet ciddi bir ses tonuyla
abi 50 kuruşa tartıyoruz!
işte sana bittiğim an....
güler misin ağlar mısın?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorumunu alayım